DEİK’in 37 yıl önce başlayan yolculuğu, ufuk açan vizyonuyla birlikte, ülkeler arası yatırım ve ticareti arttırmak için gerçekleştirdiği “ticari diplomasi” çalışmalarıyla; Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, Ticaret Bakanımızın destek ve koordinasyonuyla hız kesmeden devam ediyor.

Yakın tarihli çalışmalarımıza örnek vermek gerekirse, artık çok olağan olan ve her gün farklı ülkelerden gelen heyetlerle toplantılar, Büyükelçiler, Başkonsoloslar ve Ticaret Müşavirleri ile görüşmelerin yanı sıra birkaç önemli etkinliğimizi dile getirmek isterim.

Ticaret Bakanımız Sn. Mehmet Muş ve Komşuluk ve Genişlemeden Sorumlu Avrupa Komisyonu Üyesi Sn. Olivér Várhelyi’nin katılımlarıyla gerçekleşen ve TOBB ile Avrupa Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği (EUROCHAMBRES) ev sahipliğinde İstanbul’da düzenlenen AB-Türkiye Yüksek Düzeyli İş Diyaloğu Toplantısı’nda, dünyada Covid ve Rusya-Ukrayna savaşı sebepli gelinen değişim ve etkilerini, bunun neticesi birbirimize olan karşılıklı daha çok işbirliği ihtiyacını, Türkiye-AB arasındaki vize sorunları ve Gümrük Birliği’nin modernizasyonu gibi konularda görüşlerimizi dile getirdik.

Çekya Ticaret Bakanı ve heyeti ile önce Ticaret Bakanımızın 1. JETCO toplantısı vesilesiyle Ankara’daki toplantısında, ertesi gün de konuk Bakan ve beraberindeki iş insanlarıyla DEİK merkezimizdeki yuvarlak masa toplantısında, iş birliği fırsatlarını değerlendirdik.

Ülkemizde enerji kaynaklarını çeşitlendirmeye verdiğimiz önemin bir göstergesi olarak, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Sn. Fatih Dönmez ve Almanya Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanı’yla Berlin’de 4. Türk-Alman Enerji Forumu’nda; ondan önceki hafta da yine Enerji Bakanımız ve  Azerbaycan Cumhuriyeti Enerji Bakanı ile İstanbul’da Türkiye-Azerbaycan II. Enerji Forumu’nda bir araya geldik.

Eylül ayında, DEİK/TAİK 12. Türkiye Yatırım Konferansı Yuvarlak Masa Toplantımızı, Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleri, Bakanlarımız, Büyükelçilerimiz ve değerli iş dünyası temsilcilerimizle New York’ta gerçekleştirdik. Konferans kapsamında ise Meta’da Türk Teknolojisi & Girişimcilik Yatırım Panelimizi İş Konseyi Başkanımız Erdem Bey moderatörlüğünde düzenledik ve önemli çıktılarla ülkemize döndük.

Amerika programımızdan önce de, Sn. Cumhurbaşkanımızın resmi ziyaretleri kapsamında Bosna, Sırbistan ve Hırvatistan’da yoğun ticari diplomasi trafiği gerçekleştirdik. Saymakla bitiremeyeceğimiz sayısız etkinlikle ticari diplomasi çalışmalarımızı hızla sürdürüyoruz.

Böylesine yoğun bir temponun verdiği yoğunluğun yanı sıra, kavram ve konseptlerin değiştiği bir dönemden geçtiğimizin farkında olarak, iş dünyamızın bu değişime adapte olması için büyük gayret gösteriyoruz. Çok kısa bir zaman öncesine kadar “doğru” diye ortaya koyulan fikirler hızlı bir değişimden geçiyor ve dün yanlış olarak kabul ettiklerimize bugün “doğru” diyebiliyoruz. Her doğru diye sunulanın, her ülke ve olay için veya her zaman doğru olamayabileceğini iyi anlamamız gerekiyor.

Covid-19 yapay mıydı, doğal mıydı bilmiyorum ama, bu süreçte hayatımızda anlamını arttıran kavramlar; tedarik zinciri ve dijitalleşme olurken, Ukrayna savaşıyla birlikte buna yeşil dönüşümün adeta tanım değiştirmesi de eklendi. Diğer taraftan, bugün geldiğimiz noktada, uzaklık ve yakınlık ile ifade edilen Lojistik kavramı, artık “ulaşılabilirlik” ile anılmaya başladı. Globalleşme mi, yerelleşme mi derken, artık glokalleşmeyi konuşuyoruz. Tedarik zincirinin düşündüğümüzden daha önemli olduğunu fark ettik. Salgın döneminde, Türkiye gibi tedarik zincirini aksatmayanların kazananlardan olduğunu gördük. Sadece serbest ticareti değil, güvenli ticareti, “Friend-Shoring”i daha çok konuşmaya başladık. Hepimiz kaynak çeşitliliğinden bahseder, ama rekabet noktasında ölçek ekonomisi gerekçesiyle büyük tedarikçilerle çalışırdık. Önemli bir anlam değişimi de, yeşil mutabakat ya da yeşil ekonomi’de yaşanıyor.

Elbette, eğitim de farklı bir yöne evriliyor. Bundan sonra, eski normale dönmek ve önceki yöntemleri kullanmaktan ziyade, bu dönemin ihtiyaçlarına uygun eğitim modelleri üzerine daha çok çalışacağımız bir süreçteyiz.

Bilgi ve networkun günümüz dünyasında ne kadar önemli olduğu malum. DEİK olarak, tüm dünyaya yayılmış 151 İş Konseyimize ait altyapımızı, üniversite-sanayi iş birliği için kullanmaya her zaman hazır olduğumuzu belirtmekte yarar görüyorum.

Özgürlüğün liderlerinden Mandela, ‘’Eğitim, dünyayı değiştirmek için kullanabileceğiniz en güçlü silahtır’’ der. DEİK ve Eğitim Ekonomisi İş Konseyimiz (EEİK) ile dünyayı eğitimle güzelleştirerek, değiştirme hedefiyle çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz.

 “Türkiye’de Eğitim” konusunu detaylıca ele aldığımız Business Diplomacy dergimizin bu sayısında DEİK Eğitim Ekonomisi İş Konseyi Başkanı Prof. Dr. İrfan Gündüz ile kapak röportajımızı gerçekleştirdik ve birbirinden değerli iş insanı ve akademisyen ile yaptığımız değerlendirmelerde eğitim ve yapay zeka teknolojileri, bağımsız öğrenme, salgın süreci sonrası sağlık eğitiminde yaşanan gelişmeler gibi önemli hususlarda görüşlere yer verdik.

Keyifli okumalar ve sağlıklı günler diliyorum.

Nail OLPAK

DEİK Başkanı