Büyük İskender’in generallerinden Selevkos I Nikator tarafından MÖ 300 yılında Selevkos Euphrates adıyla kurulan Zeugma Antik Kenti, bugün Gaziantep’in Nizip ilçesindeki Belkıs köyünün sınırları içerisinde yer alıyor. Döneminin nüfus açısından en yoğun kentlerinden olan Zeugma, son ismini ise MÖ 1.YY’da Roma hâkimiyetine girmesiyle kazandı. Yine Roma döneminde sanat bakımından da kayda değer bir gelişme kaydeden bu bölge, özellikle bünyesinde barındırdığı mozaiklerle dünyanın sayılı alanlarından biri olarak kabul ediliyor. Zeugma Antik Kenti’nde gerçekleştirilen kazılarda keşfedilen bullalar (mühür baskıları), söz konusu alandaki bir dünya rekorunu Türkiye’ye kazandırmıştı ve bu da şüphesiz bölgenin tarihsel değerini temellendiriyor. 9 Eylül 2019’da ziyarete açılan ve geçmişe ışık tutan eserlere ev sahipliği yapan Zeugma Mozaik Müzesi ise her yıl dünyanın pek çok bölgesinden misafiri ağırlıyor.

Müzede Sergilenen Eserler

Roma ve Doğu Roma Dönemi’ne ait toplam 3 bin m² mozaiği, 140 m² duvar resmini, dört Roma Çeşmesi’ni, 20 sütunu, dört kireç taşından yapılmış heykeli, Bronz Mars Heykeli, mezar stellerini, lahitleri ve daha birçok mimari parçayı bünyesinde barındıran Zeugma Mozaik Müzesi’nde en çok göze çarpan eserlerden biri ise şüphesiz Çingene Kızı mozaiği. Zeugma’nın Mona Lisa’sı şeklinde dillendirilen bu mozaiğin 12 parçası, 1960 yıllarında yapılan kaçak kazılarda bulunup yurt dışına kaçırılmıştı. Ancak eksik parçalar, gerçekleştirilen diplomatik çalışmalar neticesinde sergilendiği ABD Bowling Green Eyalet Üniversitesi’nden Türkiye’ye iade edildi ve şu an Zeugma Mozaik Müzesi’nde sergileniyor