Türkiye – Afrika III. Ekonomi ve İş Forumu yoğun bir katılımla gerçekleşti. Pandemi önlemlerinin had safhada tutulduğu etkinlikte 45 ülkeden yaklaşık 3 bin kişilik bir katılım oldu.

Yoğun katılımın olduğu etkinlikten yansımalar nasıl oldu? TABEF sonrası etkinlikle ilgili görüşlerini paylaşan DEİK TürkiyeMali İş Konseyi Başkanı Fatih Altunbaş, Türkiye’nin Afrika pazarında aldığı payın küçük olduğunu ancak savunma sanayinde yapılan işlerle Afrika’da ön plana çıkıldığını belirtti.

Altunbaş;

Etkinliğe Afrika’dan katılım çok iyi ancak Türk firmalarının katılımını biraz zayıf buldum. Afrika’dan neredeyse bütün ülkelerden katılım var. Sanırım rekor 160 kişi ile katılan Tanzanya’da. Bundan önce, Afrika’nın 2. zirvesinde rekor bizdeydi, 46 kişiydik Mali olarak. Bu kez biz 25’e düştük. Yurt içinden katılım noktasında biraz eksiğimiz olduğunu ve katılımda daha iyi olmamız gerektiğini düşünüyorum.

TÜRKİYE OLARAK PASTADAN ALDIĞIMIZ PAY DÜŞÜK

Rakam olarak belki kıyaslandığında Afrika kıtasının önemi çok da anlaşılmıyor olabilir ama potansiyele bakmak gerekir. Afrika kıtasının potansiyeli çok yüksek ve bizim pastadan aldığımız pay gerçekten çok düşük. O düşük payın yükseltilmesi gerekiyor. Yükseltilebilecek yer var. Bugün için bir Avrupa ülkesiyle kıyasladığınızda orada, bir Avrupa ülkesiyle biz 5-10 milyar dolarlık ticaret yaparken, kıtadaki 10 tane ülkeyle 10 milyar dolarlık ticaret yapamıyoruz diye moralimizi bozar gardımızı düşürürsek gelecekte Afrika’nın potansiyelini hiçbir zaman yakalayamayız. Bu nedenle Afrika hala çok bakir ve üzerinde çalışılması gereken bir yer. Akdenize sınırı olan Kuzey Afrika dışındaki bütün Afrika’nın tamamı bakirdir ve üzerine daha çok çalışılması gerekir.

SAVUNMA SANAYİNDE YAPTIĞIMIZ İŞLERLE AFRİKA’DA ÖNE ÇIKIYORUZ

Bugün dünyadaki bu pandemi gündemiyle beraber sağlık ön plana çıktı. Arkasından gıda ve savunma sanayinin Afrika’dan ciddi manada pay alabileceğini düşünüyorum. Çünkü Avrupa’da birçok taş yerinden oynuyor. Savunma sanayi konusunda da Afrika’da çok güzel işler oluyor. Türk firmalarımız çok iyi işler alıyor. Silahlar, mühimmatlar, zırhlı araçlar satılıyor. En son Cumhurbaşkanımızın gezisinde insansız hava araçlarınn satışı söz konusu oldu. Bunlar konuşuluyor. Bütün bunların hepsinden pay alacağımızı düşünüyorum. İnşaat her zaman için Afrika’da bir numaraydı ama şu an pandemi ile birlikte ilk sırada sağlık var. Ciddi anlamda sağlık ürünleri satabiliriz.

MALİ’NİN POTANSİYELİ GÖRÜNENDEN 10 KAT DAHA FAZLA

Kağıt üzerinde baktığınızda Mali gerçekten Afrika’nın en fakir ülkelerinden bir tanesi. Burada ne yapabiliriz diye düşünebilirsiniz. Kağıtlar tamamen moralinizi bozar zaten moralinizi bozması için yapılmış. Ama şöyle düşünün ki Mali’deki köydeki insanların ellerine hiç para geçmiyor. Çünkü topraktan zaten altın çıkıyor. Ve o çıkan altınla da istedikleri her şeyi takas ederek alabiliyorlar. Pek aklımızın hayalimizin almadığı farklı bir yaşam şekli. Böyle bir yerde aslında kişi başına düşen milli geliri hesaplamak neredeyse imkansız çünkü kişi başına topraktan çıkarılacak altın oranını Allah bilir. Bu yüzden Mali’nin kağıtta görünenin minimum 10 misli potansiyeli olduğuna inanıyorum. Bir de Mali’deki bankacılık sistemi çok sağlam olmadığı için çok yüksek parası olan insanlar bankaya yatırmak yerine parasını çelik kasalarla toprağa gömmeyi tercih ediyorlar. Dolayısıyla orada iş yapmadan oranın potansiyeli kesinlikle anlaşılamaz.  Hem pamuk hem de altın konusunda Mali gerçekten her zaman bir ve ikinci sırada. Satılıp karşılığında tahsilat yapılacak çok ürün var. Yani Afrika’ya mal satmak çok zor bir şey değil. Herkes satabilir ama bunun tahsilatını yapmak çok kolay değil. Herkes yapamaz.