Türkiye-Afrika İlişkileri Kapsamında “4. TABEF”
Türkiye-Afrika IV. İş ve Ekonomi Forumu, iki ülke arasındaki iş birliğini kuvvetlendirmek için önemli bir platform
Türkiye’nin Afrika ile 1998 yılında ilan edilen “Afrika Açılım Planı” ile başlayan ilişkileri sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hazırlanan “Afrika ile Ticari ve Ekonomik İlişkilerin Geliştirilmesi Stratejisi” ile 2003 yılından sonra artan bir hızla ilerledi. 2005 yılında Afrika Birliği’ne üye olan ülkemiz 2008 yılında stratejik ortak statüsüne kavuştu.
Tüm bu gelişmeler neticesinde bugün ülkemizin 48 Afrika ülkesi ile ‘Ticari ve Ekonomik İş Birliği Anlaşması’, 32 ülke ile ‘Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması’, 16 ülke ile ‘Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması’ ve 5 Afrika ülkesi (Fas, Tunus, Mısır, Moritus, Sudan) ile ‘Serbest Ticaret Anlaşması’ bulunuyor.
Afrika ile olan ikili ticari ve ekonomik ilişkileri geliştirmek üzere 2016 yılından itibaren Türkiye-Afrika İş ve Ekonomi Forumu (TABEF) düzenleniyor. Afrika ülkeleri ile ortaklaşa düzenlediğimiz ve artık bir gelenek haline gelen Türkiye-Afrika IV. İş ve Ekonomi Forumu, 12-13 Ekim 2023 tarihinde sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleri ile gerçekleştirildi. Zorlukların Ele Alınması, Fırsatların Önünün Açılması: Daha Güçlü Türkiye-Afrika Ekonomik Ortaklıkları İnşa Etmek” temasıyla düzenlenen IV. TABEF’e 54 Afrika ülkesinden 1 Devlet Başkanı, 24 Afrika ülkesinin Bakanı ve 3900 iş insan olmak üzere toplamda 4500’ün üzerinde kişi katılım sağladı. Forum boyunca Afrikalı ve Türk iş insanlarımız bir araya gelerek B2B toplantıları ile karşılıklı yatırım ve ticaret fırsatlarını değerlendirme imkanı buldu.
Afrika ve Türkiye ekonomi gündeminde yer alan ana konular çerçevesinde düzenlenen panellerde de katılımcılar, panelistlerin değerli görüşlerini dinleme fırsatı yakaladı. Bu kapsamda ‘Altyapı Yatırım Fırsatları’, ‘Tarımsal Sanayi Alanında İş Birliği ve Gıda Güvenliği’, ‘Dijital Teknolojiler Ekosistemini Geliştirmek’, ‘Serbest Bölgelerdeki Fırsatlar ve Faydalar’, ‘Sağlık Teknolojileri’, ‘Savunma ve Havacılık Teknolojileri’, ‘Ticaretin Finansmanı ve Bankacılık İlişkileri’ ile ‘Türkiye-Afrika Kadın Liderler Diyaloğu’ panellerinde karşılıklı iş birliğini artıracak konular, konunun uzmanları tarafından ele alındı.
Ayrıca, Nijerya, Uganda, Gambiya ve Zimbabwe kendi ülkelerini ve ülkelerindeki yatırım ve iş fırsatlarını anlatan ülke sunumlarını gerçekleştirdi. Ülkemizin 2003 yılında başlattığı ve zamanla zenginleşerek günümüze kadar gelen Afrika açılımının kıta ile olan ticari ve ekonomik ilişkilerimize etkisi verilere de olumlu olarak yansıdı. 2013 yılında Afrika’dan yaptığımız ithalat toplam ithalatımızın yüzde 2,3’ünü oluştururken 2022 yılı sonunda bu rakam yüzde 2,6’ya yükseldi.
Forum boyunca Afrikalı ve Türk iş insanlarımız bir araya gelerek B2B toplantıları ile karşılıklı yatırım ve ticaret fırsatlarını değerlendirme imkanı buldu
İhracatımız ise 2013 yılındaki 14,5 milyar dolar seviyesinden; 2022 yılı sonunda 23,6 milyar dolara yükseldi. Böylece 10 yıllık bir süre içerisinde bölge ile olan dış ticaretimiz 21,5 milyar dolardan 33 milyar doların üzerine çıktı. Dış ticaret hacminin en kısa süre içerisinde 50 milyar doların üzerine çıkacağını düşünüyorum. Coğrafi yakınlığı sebebi ile Kuzey Afrika ile ilişkilerimiz eskiden daha yoğunken; bugün tüm Afrika ile önemli ticari ve ekonomik ilişkilerimiz mevcut.
Elbette Afrika ülkeleri ile olan ilişkilerimiz sadece ticaret düzeyinde kalmıyor. Afrika’da başta müteahhitlik sektörümüz olmak üzere yatırımcılar önemli projeler üstleniyor. Bir yandan Afrikalı öğrencilerimiz Türk üniversitelerini daha fazla tercih etmeye başlarken, diğer yandan Afrikalı dostlarımız modern hastanelerimizin imkanlarından yararlanıyor. Ayrıca Afrika televizyonlarında Türk dizileri seyrediliyor. Yani ticaretin ötesinde eğitim ve sağlık başta olmak üzere, hizmet ticareti alanında da ilişkilerimizin ön plana çıktığını söylemek mümkün. Küresel ticaretin kurallarının pandemi ve savaşlar sebebiyle yeniden yazıldığı bir dönemdeyiz.
Bir yanda kıtanın kendi içindeki entegrasyonunu artırma çabaları bir yandan da küresel ticarete daha fazla entegre olma çabaları kıtada yeni yatırım ve iş birliği olanaklarını artırıyor. Önümüzdeki dönemde hem zorlukları hem de fırsatları barındıran Afrika ile iş birliğimiz, kazan-kazan ilkesi çerçevesinde devam edecek. Bu kapsamda kıtanın ihtiyacı olan altyapı yatırımları, yeşil ve çevreci bir ekonomik sisteme geçişte gerekli olan yeşil dönüşüm, enerji dönüşümü ve gıda güvenliği gibi birçok alanda Afrika ülkeleri ile olan iş birliğimiz artacak. TABEF’de bu iş birliğini kuvvetlendirmek için önemli bir platform olmaya devam edecek.