Türkiye, Küresel Ticaretteki Rolünü Güçlendiriyor

Coğrafi avantajları, gelişmiş altyapısı, dijitalleşme süreci ve yeşil dönüşüm projeleri ile Türkiye, lojistik sektöründe sürdürülebilir bir büyüme yakalamıştır

TÜRKİYE’NİN LOJİSTİK ÜSTÜNLÜĞÜ

Türkiye’nin; Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarının kesişim noktasında yer alması, ülkemizi küresel ticaretin kalbinde stratejik bir merkez haline getirmektedir. Özellikle İstanbul ve Çanakkale boğazları, dünya deniz ticaretinin en kritik geçiş noktaları arasında bulunarak Türkiye’nin lojistik önemini artırmaktadır. İstanbul, İzmir ve Mersin gibi liman şehirleri hem kara hem de deniz yolu taşımacılığında kritik öneme sahiptir. Dünya Bankası’nın Lojistik Performans Endeksi’ne (LPI) göre, Türkiye’nin lojistik performansı son yıllarda önemli ölçüde gelişme göstermiştir. 2018 yılında 139 ülke arasından 47. sırada yer alan Türkiye, 2023 yılında 38. sıraya yükselmiştir. Bu iyileşme, altyapı yatırımları ve uluslararası sevkiyatların etkinliği sayesinde gerçekleşmiştir. Türkiye’nin gelişmiş kara, hava ve deniz ulaşım ağları, ticaretin hız kazanmasına ve ülkemizin bölgesel ve küresel lojistik merkezlerinden biri olmasına katkıda bulunmaktadır.

E-İHRACAT LOJİSTİĞINDE TÜRKIYE’NİN YERİ

E-ticaretin küresel ölçekte büyümesi, Türkiye’de, internet penetrasyonunun artması ve mobil cihaz kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte e-ihracat lojistiği büyük bir ivme kazanmıştır. Üreticilerin interneti aktif ve doğru kullanımı, ürünlerini sınır ötesinde tanıtma fırsatı sağlamıştır. Türkiye, genç ve dinamik nüfusu, teknolojiye hızlı adaptasyonu ve stratejik konumu ile e-ihracatta büyük bir potansiyele sahiptir. 2023 yılı verilerine göre, Türkiye’nin e-ihracat hacmi 2022 yılına oranla yüzde 30 artış göstermiştir. Bu büyüme, lojistik hizmetlerinin etkinliği ve kalitesi ile doğrudan ilişkilidir. Yine Türkiye’de 2023 yılında internet üzerinden alışveriş yapan nüfusun yüzde 65’e ulaşması, bu sektördeki büyümenin en önemli göstergelerinden biridir.

Yine aynı yıl içinde Türkiye’nin toplam ihracatı 256 milyar dolarla rekor kırmıştır. Bu dönemde e-ihracatın da önemli bir paya sahip olduğunu söylemek mümkündür. Ülkemizin e-ihracat başarısında, lojistik altyapısının güçlenmesi, gümrük işlemlerinin hızlanması ve dijital dönüşümün desteklenmesi büyük rol oynamaktadır.

YEŞİL DÖNÜŞÜM VE SÜRDÜRÜLEBİLİR LOJİSTİK

Son yıllarda, sürdürülebilir lojistik uygulamaları, freight forwarder firmaları için stratejik bir öncelik haline gelmiştir. Bu öncelik, ekonomik avantajlardan çevresel faydalara, yasal zorunluluklardan müşteri taleplerine kadar birçok sebepten kaynaklanmaktadır. Örneğin sürdürülebilir lojistik uygulamaları, yakıt tüketimini optimize ederek maliyetleri düşürmektedir. Düşük emisyonlu araçların kullanımı, operasyonel maliyetleri önemli ölçüde azaltırken; dijitalleşme ve lojistik süreçlerin optimize edilmesi gibi çözümler, operasyonel verimliliği artırır. Rota optimizasyonu ve yük planlaması gibi dijital çözümler, boş kilometreleri ve gereksiz yakıt tüketimini azaltarak maliyetleri düşürmektedir. Türkiye’de lojistik sektörü, yeşil dönüşüm ve sürdürülebilirlik konularında büyük adımlar atılmaktadır. ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi gibi yeşil lojistik sertifikaları almak, firmanın çevresel performansını belgelendirir ve müşterilere sürdürülebilir hizmet sunduğunu gösterir. Yapay zeka ve büyük veri analitiği kullanarak, en verimli rotalar belirlenebilir. Bu, yakıt tüketimini ve karbon emisyonlarını azaltır. Bunun gibi pek çok sürdürülebilirlik hareketi artık sektörümüz için mecburi hale gelmiştir.

DİJİTALLEŞME VE AKILLI LOJİSTİ SİSTEMLERİ

Dijitalleşme ve akıllı lojistik sistemleri, freight forwarder firmaları için büyük bir dönüşüm fırsatı sunar. Bu teknolojiler, operasyonel verimliliği artırırken, maliyetleri düşürür ve müşteri memnuniyetini artırır. Büyük veri analitiği ve yapay zeka, lojistik süreçlerdeki verimliliği artırmak için kullanılır. Bu teknolojiler, talep tahmini, stok yönetimi ve tedarik zinciri optimizasyonu gibi alanlarda kullanılarak, operasyonel kararların daha doğru ve etkili alınmasını sağlar. Dijital dönüşüm, şeffaflık, hızlı ve doğru bilgi akışı, envanter yönetimi, talep dalgalanmalarına hızlı yanıt verebilme gibi kolaylıklar sağlamaktadır.

SONUÇ

Türkiye, dış ticaret lojistiği ve e-ihracat alanında önemli bir oyuncu olarak, küresel ticaretteki rolünü her geçen gün güçlendirmektedir. Coğrafi avantajları, gelişmiş altyapısı, dijitalleşme süreci ve yeşil dönüşüm projeleri ile Türkiye, lojistik sektöründe sürdürülebilir bir büyüme yakalamıştır. E-ihracatın artan hacmi, Türkiye’nin lojistik kapasitesini ve uluslararası ticaretteki stratejik önemini bir kez daha gözler önüne sermektedir. Bu doğrultuda, lojistik sektörünün gelecekte de Türkiye’nin ekonomik kalkınmasına ve küresel ticaret ağlarına katkı sağlamaya devam edeceği açıktır.

Yorum Yapın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Start typing and press Enter to search