Türkiye, Ukrayna’nın yeniden inşası da dahil olmak üzere üçüncü ülkelere yönelik ortak projelerde Japonya’nın ortağı olabilme potansiyeline de sahiptir

Mayıs 2023’te Japonya Büyükelçisi olarak “ikinci vatanım” olan Türkiye’ye geldim. Bu yıl Türkiye
Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yıl dönümünü, gelecek yıl, 2024’te ise Japonya ile Türkiye arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasının 100. yıl dönümünü kutlayacağız. Böylesine önemli bir yılda birçok anma etkinliği aracılığıyla ikili ilişkilerin derinleştirilmesi için çalışabilmek benim için büyük bir onurdur. Görev sürem boyunca ilişkilerimizi her zamankinden daha da yakın hale  getirmek için elimden geleni yapacağım. Kabine Ofisi’nin devlet ekonomik görünümüne (Ocak 2023 itibariyle) göre, 2022 mali yılındaki Japon ekonomisinin, korona salgını sürecinden
kademeli olarak toparlanmaya devam edilirken, küresel enerji ve gıda fiyatlarındaki artış ve küresel ekonomik yavaşlamanın etkisiyle de reel olarak yaklaşık yüzde 1,7 ve nominal olarak yüzde 1,8 oranında büyüme göstermesi beklenmektedir.

Ayrıca, bu yıl Japonya Merkez Bankası’nın yeni Başkanı Kazuo Ueda, yıllık yüzde 2 TÜFE büyümesi hedefleyerek ve parasal genişleme politikasını sürdürmeye devam ederek eski Başkan Haruhiko Kuroda’nın politika çizgisini takip etmeye karar vermiştir. Şimdi, mayıs ayındaki Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonraki Türkiye ekonomisine döneyim. Türkiye ekonomisi pandemi döneminde bile yüksek ekonomik büyüme göstermiştir. Buna rağmen, büyüme ivmesini sürdürmesi muhtemel olmakla birlikte ev ekonomisi, yerel para biriminin değer kaybetmesi, yüksek enflasyon ve cari işlemler dengesinde bozulma gibi sorunlarla da karşı karşıyadır. Yeni atanan Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Sayın Hafize Gaye Erkan, ekonomiyi faiz oranlarını yükseltmeye odaklanan geleneksel para politikasına doğru yönlendirmeye başlamıştır ve enflasyonla mücadele konusunda ciddi bir çaba sarf etmektedir. Şirketlerimiz ve yatırımcılarımız, bu politikaların olumlu sonuçlarını dört gözle beklemektedir. Yaklaşık 8.500 km’lik coğrafi mesafeye rağmen, Japonya-Türkiye ilişkileri her zaman çok verimli olmuştur ve son yıllardaki olaylarla da her zamankinden daha da yakınlaşmıştır: 2013 yılında stratejik ortaklığa yükseltilen ikili ilişki, ekonomi, kültür ve eğitim dahil olmak üzere çeşitli alanlarda daha aktif hale gelmiştir. Japonya-Türkiye ilişkileri, 1890 yılındaki Ertuğrul Fırkateyni Faciası, 1985 yılında İran-Irak Savaşı sırasında Tahran’dan Türk Hava Yolları tarafından kurtarılan Japon gurbetçiler olayı ve deprem felaketleri dönemindeki karşılıklı kurtarma misyonları gibi birçok tarihi olayda karşılıklı yardımlaşma yoluyla güçlendirilmiştir.

Japonya bu yıl G7 dönem başkanı olarak Hiroşima Zirvesi’ne ev sahipliği yapmıştır ve aynı zamanda BM Güvenlik Konseyi’nin geçici üyesi olarak da bir rol üstlenmektedir. Japonya, stratejik ortağı ve NATO’nun önde gelen bir üyesi olan Türkiye ile ikili, bölgesel ve uluslararası gündemde yakın iş birliği içinde olacaktır. Türkiye, 80 milyonu aşan büyük yerel tüketici piyasası nüfusu, genç demografik yapısı ve kişi başına düşen GSYH’sinin 10 bin ABD dolarını aşması ile bölgenin en büyük ekonomisi haline gelmektedir ve gelecekte büyük bir büyüme potansiyeli taşımaktadır.

Türkiye’nin Avrupa ve Asya’yı birbirine bağlayan coğrafi konumu, ülkeyi komşu pazarlar için önemli bir üretim ve tedarik üssü haline getirmektedir. Türkiye, Ukrayna’nın yeniden inşası da dâhil olmak üzere üçüncü ülkelere yönelik ortak projelerde Japonya’nın ortağı olabilme potansiyeline de sahiptir. Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanı Sayın Nishimura Yasutoshi İstanbul’u ziyaret ederek Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanı Sayın Prof. Dr. Ömer Bolat ile eylül ayında ikili bir görüşme gerçekleştirdi. Bu vesileyle iki Bakan arasında “Ticaret, Yatırım ve Ekonomik İlişkilerin Teşvik Edilmesine İlişkin İş Birliği Ortak Bildirisi” imzalandı. Ayrıca, her iki Bakanın katılımıyla, JETRO İstanbul ofisinin kuruluşunun 60. yıl dönümü anısına JETRO tarafından “Türkiye-Japonya İş Forumu” düzenlendi. Bu önemli olayların ekonomimizi ve iş ilişkilerimizi geliştirmenin yolunu açacağından eminim. Ayrıca, ekim ayında KEIDANREN (Japonya İş Federasyonu) ve 26. Japonya-Türkiye Ortak İş Komitesi DEİK tarafından İzmir’de düzenlendi. Japon ve Türk iş topluluklarının katılımıyla, ikili ticari faaliyetlerin nasıl teşvik edileceği ve yönetileceği ve ‘Ukrayna Yeniden Yapılanma Süreci’ de dahil olmak üzere üçüncü ülkelerdeki olası iş birlikleri konusunda aktif tartışmalar gerçekleştirdiler. Ticaret Bakanı Yardımcısı Sayın Mahmut Gürcan ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkan Yardımcısı Sayın Bekir Polat, yaptıkları konuşmalarla iş dünyasının heyecanını desteklediler ve teşvik ettiler.

Toplantıda, müzakerelerin hızlandırılması ve Japonya-Türkiye EPA’sının bir an önce sonuçlandırılması yönündeki güçlü talepler dile getirildi. Japon Hükümeti, diplomatik ilişkilerin kurulmasının 100. yıl dönümü vesilesiyle Japonya-Türkiye EPA’sının bir an önce imzalanması yönünde ilerlemek istediğini belirtti. Ekonomik iş birliği alanında ise, Japon Hükümeti bu yıl şubat ayında Türkiye’nin güneydoğusunda meydana gelen deprem için 8,5 milyon ABD Doları tutarında acil hibe yardımı sağladı. Japonya’nın afet yönetimi bilgi ve becerilerini ortaya koyan desteğimizi ve diğer tedbirlerimizi sürekli olarak teşvik ediyoruz. İlişkilerimizin jübile yılı olan 2024’e doğru, ben ve Japonya Büyükelçiliği’ndeki çalışma arkadaşlarım bir ekip olarak, ekonomik ilişkiler de dahil olmak üzere her alanda bağlarımızı daha da güçlendirmek için elimizden geleni yapacağız.