Latin Amerika’nın neredeyse her noktası, hayranlık uyandıran detaylarıyla çok uzun zamandır gezginleri büyülemeye devam ediyor

Günümüzden binlerce yıl geriye uzanan kadim geçmişiyle Latin Amerika, kuşkusuz dünyanın en heyecan verici rotalarından. Antarktika’nın hemen üzerinde, Büyük Okyanus ile Atlantik arasında boylu boyunca uzanan kıtada yer alan Arjantin, Şili, Brezilya, Peru ve Panama gibi ülkelerin her biri ise tarihî ve kültürel zenginliklerinin yanı sıra giderek gelişen ekonomileri sayesinde dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçileri cezbediyor.

6 ÜLKEYE HAYAT VEREN AMAZON

Gökyüzüne doğru uzanan modern binalar, metre- lerce yüksekten aşağı dökülen görkemli şelaleler, göz alabildiğine uzanan kumsallar, eski tapınaklar ve daha fazlası… Latin Amerika’nın neredeyse her noktası, hayranlık uyandıran detaylarıyla çok uzun zamandır gezginleri büyülemeye devam ediyor. Tarihi yüzyıllar öncesine uzanan bu efsanevi coğrafya, aynı zamanda 7 milyon metrekarelik son derece geniş bir havzaya yayılan Amazon Nehri’ne ev sahipliği yapıyor. Bolivya, Kolombiya, Ekvador, Brezilya, Venezuela ve Peru olmak üzere altı farklı ülkeden geçen devasa büyüklükteki nehrin çevresini saran ormanlar ise dünyanın bitki çeşitliliği bakımından en zengin alanlarından biri olarak anılıyor.

LATİN AMERİKA’NIN VERİMLİ BAHÇESİ: BREZİLYA

Tek başına tüm kıtanın toplam tarım üretiminin neredeyse yarısını gerçekleştiren Brezilya, bu özelliği sayesinde “Latin Amerika’nın meyve bahçesi” yakıştırmasını fazlasıyla hak ediyor. Arjantin ve Venezuela ile birlikte bu alanda ilk üçte yer alan ülke, ayrıca Arjantin sınırında bulunan dünyanın en büyük şelalesi Iguazú’yu görmek için gelebileceğiniz yerlerden biri.

Muazzam bir doğal zenginliği barındıran Brezilya’da 4 milyona yakın canlı türünün yaşamını sürdürdüğü tahmin ediliyor. Hem güney hem de kuzey yarım küre üzerinde toprakları bulunan Brezilya’da hava şartları ise bölgelere göre farklılık gösteriyor. Türkiye’den direkt gerçekleşen uçuşlarla seyahat edilebilen ülkede ağırlıklı olarak tropikal iklim etkili. Dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında yer alan Brezilya ayrıca Hindistan, Çin, Güney Afrika Cumhuriyeti ve Rusya ile birlikte BRICS ülkelerinden biri. Eğlence ve spor da kuşkusuz Brezilya kültürünün vazgeçilmez parçalarından. Dünya şampiyonalarında adı daima başarıyla anılan ülke, özellikle meşhur Rio Karnavalı döneminde pek çok yabancı ziyaretçiyi çekiyor. Başta Rio olmak üzere ülkenin pek çok şehrinde muazzam güzellikteki kumsalların tadını çıkarabilir, Afrika ve Avrupa gibi farklı kültürlerin etkisiyle şekillenen nefis tatlarla kendinizi ödüllendirebilirsiniz. Bölgelere göre değişiklik gösteren Brezilya mutfağında ise genellikle lahana, fasulye ve deniz ürünleri gibi seçenekler tercih ediliyor.

TANGONUN EGZOTİK ANA VATANI ARJANTİN

Brezilya ile birlikte Iguazú Şelalesi’ne ev sahipliği yapan iki ülkeden biri olan Arjantin ise Avrupai şehirleri ve yemyeşil ormanlarıyla her geçen gün daha da popüler hâle geliyor. Dünya çapında “tangonun ana vatanı” olarak bilinen Buenos Aires, özellikle tırmanış gibi aksiyon dolu sporlara ilgi duyanları buluşturan Patagonya, İspanyol tarzı eski yapılarıyla dikkat çeken Cordoba ve önceki yıllarda ülkenin önde gelen pek çok ismini ağırlayan sayfiye şehri Mar del Plata; Arjantin gezilerinin başlıca durakları arasında.

Bolivya, Paraguay, Uruguay, Şili, Brezilya ve Atlas Okyanusu ile çevrelenen ülke ayrıca And Dağları sayesinde kıtanın önde gelen kayak merkezlerinden biri olarak kabul ediliyor. Tıpkı Brezilya gibi iklim şartları bölgelere göre farklılaşan Arjantin’e seyahat etmek için ise genellikle bahar ayları ideal sayılıyor.

Ekonomisi tarım ve sanayiye dayanan ülkede pek çok sebze ve meyve yetiştiriliyor. Arjantin’de ayrıca Buenos Aires başta olmak üzere pek çok kentte son derece canlı bir sosyal yaşamdan söz etmek mümkün. Yıl boyunca gerçekleşen konserler, festivaller, sergiler ve diğer etkinlik- lerle ülke, âdeta bölgenin sanatsal çekim noktası. Üstelik eğer et yemekleriyle aranız iyiyse, Arjantin’de son derece enfes seçeneklerin sizi beklediğini unutmayın. Dünyanın en fazla sığır üretimi yapılan ülkeleri arasında bulunmasının da etkisiyle yeme içme alışkanlıkları genellikle bu alanda yoğunlaşıyor.

ÇOK DİLLİ VE ÇOK KÜLTÜRLÜ MEKSİKA

Uzun süren kolonileşme döneminin ardından bağımsızlığını kazanan Meksika ise günümüzde bölgenin en heyecan verici cazibe merkezlerinden. İspanyolca ile birlikte 70’e yakın dilin konuşulduğu ülke, günümüzde dahi çözülemeyen pek çok gizemi barındıran Maya ve Aztek uygarlıklarının ana vatanı.

Ülkenin güneydoğusunda bulunan Yucatan bölgesi ise Maya kültürüne daha yakından tanıklık etmek ve muazzam plajların tadını çıkarmak için gelebileceğiniz noktalardan. Ziyaretçileri şaşkına çeviren temizliği sayesinde “Beyaz Şehir” olarak da bilinen Merida ve Karayipleri andıran güzelliğiyle isminden söz ettiren Cancun bu bölgede yer alıyor.

Arjantin gibi etle hazırlanan yemeklerin son derece revaçta olduğu ülkeyi ziyaret ettiğinizde tortilla ekmeğine sarılarak hazırlanan enfes taco’ları tadabilirsiniz. Ayrıca rengârenk kokteyller ve geleneksel içecekler de Meksika kültürünün önemli birer parçası.

ZAMANIN DURDUĞU YER KÜBA

UNESCO tarafından yapılan araştırmaya göre dünya genelinde en fazla görülmek istenen ülkeler arasında ilk sırada yer alan Küba’yı “bambaşka bir dünya” olarak tanımlamak mümkün. Küba’nın başkenti Havana ise adanın en turistik noktalarının başında sayılıyor. 1492 yılında ünlü kâşif Kristof Kolomb tarafından keşfedilen adaya ilk yerleşimler 1500’lü yılların başında gerçekleşti. Yüzlerce sene boyunca devam eden İspanyol sömürgesinden sonra bağımsızlığına kavuşan ülkenin ekonomisi günümüzde daha çok turizme dayalı. Özellikle başkent Havana gibi turistik noktalarda “Casa Particular” adı verilen ve evden otele dönüştürülen konaklama tesisleri son derece yaygın. Üstelik buralarda kalan ziyaretçiler standart otellerden farklı olarak Küba’da süregelen günlük yaşamı daha yakından görme şansı bulabiliyor. Sınırlı düzeyde gerçekleşen nikel üretiminin dışında Küba’da sanayi işletmeleri yok denecek kadar az. Neredeyse tamamı devlet kontrolünde gerçekleşen tarımsal üretim ise kahve, şeker kamışı, turunçgiller ve tütün üzerine yoğunlaşıyor.